Karadeniz Bölgesi'nin su ürünleri ihracatı, yılın ilk çeyreğinde büyük bir başarı elde etti. Doğu Karadeniz İhracatçılar Birliği (DKİB) verilerine göre, ocak-mart döneminde 24 ülkeye 8 bin 685 ton su ürünü ihraç edilerek 62 milyon 66 bin 491 dolar gelir elde edildi. Bu, bölgenin uluslararası pazardaki gücünü ve balıkçılık sektörünün dinamik yapısını gösteriyor. Başarılı ihracatın arkasındaki güç ise kaliteli üretim ve ihracatçı firmaların pazarlama yeteneklerinin birleşmesinden kaynaklanıyor. Geçen yılın aynı dönemine göre önemli bir artış kaydedildi. Yeni pazarlara açılmanın da etkisiyle bu başarı elde edildi. Özellikle Rusya Federasyonu, Yunanistan ve Birleşik Krallık, en büyük alıcı ülkeler arasında yer alıyor.

Rekor İhracat Rakamları

Rusya Federasyonu'na 25 milyon 683 bin 383 dolar, Yunanistan'a 10 milyon 48 bin 152 dolar ve Birleşik Krallık'a 7 milyon 176 bin 481 dolarlık su ürünü ihracatı gerçekleştirildi. Bu rakamlar, Karadeniz Bölgesi'nin su ürünleri sektörünün potansiyelini ve büyüme ivmesini ortaya koyuyor. Ayrıca, Tayvan, Meksika, Dominik Cumhuriyeti, Litvanya ve Endonezya gibi yeni pazarlara da ihracat yapılması, sektörün çeşitlendiğini göstermektedir. Bu durum, gelecek dönemlerde daha büyük başarılar elde edilmesinin yolunu açmaktadır.

Yeni Pazarlara Açılma Hedefi

DKİB Yönetim Kurulu Başkanı Saffet Kalyoncu, su ürünleri ihracatındaki artışın memnuniyet verici olduğunu belirterek, gelecek hedeflerini açıkladı. Kalyoncu, ürün çeşitliliğini artırmayı ve işlenmiş ürünlere yönelerek katma değeri yüksek ihracatı öne çıkarmayı planladıklarını belirtti. Hem geleneksel pazarlardaki paylarını artırmayı hem de Uzak Doğu ve Amerika kıtası gibi yeni pazarlarda yer edinmeyi hedefliyorlar. Bu strateji, Karadeniz Bölgesi'nin su ürünleri sektörünün sürdürülebilir büyümesini sağlayacak adımları içeriyor.

Katma Değerli Ürünlere Odaklanma

Önümüzdeki dönemde, Karadeniz Bölgesi'nin balıkçılık sektörünün daha da gelişmesi için katma değerli ürünlerin üretimine odaklanılması büyük önem taşıyor. İşlenmiş ürünlerin ihracatının artırılması, daha yüksek gelir elde edilmesini ve sektörün rekabet gücünün artmasını sağlayacaktır. Bu doğrultuda yapılacak yatırımlar ve AR-GE çalışmaları, sektörün daha da büyümesini destekleyecektir. Bu sayede bölge ekonomisine önemli katkılar sağlanabilir ve istihdam artırılabilir.